Ciltteki Kolajenin Azalmasının Nedenleri Nelerdir ve Nasıl Destekleyebilirsiniz?
Cildinizdeki kolajen miktarının yaşamınız boyunca azalmasının nedenlerini anlamak, onu doğal olarak nasıl destekleyebileceğinizi bulmanıza yardımcı olacaktır! Sağlıklı cilt kolajeni miktarını korumanıza yardımcı olacak, cildinizi daha genç ve parlak tutacak, erken cilt yaşlanması belirtilerini önleyecek bazı ipuçları vardır.
Peki, kolajen cilt için neden bu kadar önemlidir? Beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıklarımız onu nasıl etkiler? Sağlıklı cilt kolajenini desteklemek için neler yapabiliriz? Cilt bakım rutininin ötesinde onu doğal olarak nasıl koruyabiliriz?
Kolajen Nedir?
Kolajen; kaslarda, ciltte, tendon, bağ ve kemiklerde doğal olarak bulunan bir proteindir. İnsan vücudundaki protein miktarının ortalama yüzde 35-40’lık kısmını oluşturur. Vücuttaki farklı yapıların sıkılığından sorumlu olan bağ dokusunun bir parçasıdır. Vücudunuzun genel bütünlüğü için hayati önem taşırken, protein özellikle cildin esnekliği için önemlidir.
En az 16 çeşit kolajen vardır, ancak ilk 3 tür, yaklaşık yüzde 90’ını oluşturur.
Tip 1 Kolajen: Vücudunuzdaki tüm kolajenin yaklaşık yüzde 90’ını oluşturur. Deride, tendonlarda, kemiklerde, dişlerde ve kıkırdakta hücre ve dokuların bir arada tutulmasına yardımcı olur.
Tip 2 Kolajen: Kıkırdak ve eklemlerde bulunur.
Tip 3 Kolajen: Organların ve kasların bütünlüğünü ve yapısını destekler.
Kolajen cildi nasıl etkiler?
Kolajen, kuru cilt kütlesinin yüzde 70’lık kısmını oluşturur. Cildi güçlendirir, cildin elastikiyeti ve neminden sorumlu olan elastin ve hyaluronik asit için altyapı oluşturur.
Yaşlandıkça, vücudunuz daha az kolajen üretmeye başlar. Cilt daha ince, daha kuru ve daha az sıkı hale gelir ve kolajen azaldıkça, ciltte kırışıklıklar oluşmaya başlar.
30 yaşına geldiğinizde, vücudunuz kolajen kaybetmeye başlar. Etkileri, birkaç yıl içinde fark edilir hale gelir. Bu doğal bir süreç olsa da; güneş ışınlarına maruz kalma, hava kirliliği, sigara gibi kötü yaşam tarzı alışkanlıkları ve kötü beslenme ile süreci hızlandırmak da mümkündür. Kollajen kaybını hızlandırmak mümkün olsa da yavaşlatmak da mümkündür
Ciltteki kolajenin azalması neden önemlidir?
Kolajen, cildin yapı taşıdır ve cildin elastikiyetinden, gücünden ve görünümünden sorumludur. Ciltteki kolajen, aslında cildin dermis tabakasında bulunan cilt hücreleri tarafından üretilir. İçeriği, sağlıklı ve genç bir cildin yüzde 75’lik kısmını oluşturur.
Oksidatif stres, kolajen kaybında önemli bir rol oynar. Ciltte artan oksidatif stresin nedenleri arasında; güneşe maruziyet ve aşağıda listelenen diğer tetikleyiciler yer alır. Yaşlanma, vücudun her türlü nedenden dolayı ciltte oluşanlar da dahil olmak üzere serbest radikallere karşı kendini savunma kapasitesini azaltır. Bu, yaşlandıkça cildinize değerli kolajeni korumak için daha fazla destek vermeniz gerektiği anlamına gelir.
Ciltteki kolajenin azalmasının temel nedenleri:
Yaş
Yaşla birlikte azalan kolajen, içsel cilt yaşlanması olarak adlandırılır. Kolajen kaybının ve cilt yaşlanmasının diğer tüm nedenleri dışsal cilt yaşlanması olarak adlandırılır.
İçsel cilt yaşlanması, yaşamın kaçınılmaz bir sonucudur. Kolajen üreten hücreler yıllar içinde yaşlanır ve daha az kolajen üretmeye başlar. Yaşla birlikte, azalan kolajen ve elastin ile birlikte, cildin hyalüronik asit gibi diğer bileşenleri de azalır. Cilt sarkık hale gelir ve su tutma kabiliyeti azalır. Sonucunda, ciltte ince çizgi ve kırışıklar gelişir.
Cilt yaşlanmasının yaklaşık yüzde 3’ü içsel yaşlanmadan kaynaklandığı düşünülmektedir. yüzde 97’si, kontrolünüz altında olma olasılığı daha yüksek olan dış faktörlerden kaynaklanmaktadır. Yani, cildinizin nasıl yaşlandığını yüzde 97 oranında etkileme gücüne sahipsiniz!
Güneş hasarı
Güneş ışınlarının neden olduğu UV hasarı, ciltteki kolajen kaybının temel nedenidir. Daha fazla maruziyet, cildin daha az kolajen üretmesine neden olur. Yüksek koruyucu güneş kremini günlük olarak kullanmak ve şapka takmak, güneşten koruyucu kıyafetler giymek ve güneşin en tepede olduğu saatlerde güneşten kaçınmak, UV hasarından kaynaklanan kolajen miktarı azalmasını önlemek için kanıtlanmış stratejilerdir.
Sigara kullanmak
Sigara içmek, uzun bir zamandır kırışıklıklar ve daha yavaş yara iyileşmesi ile ilişkilendirilmektedir. Düzenli olarak sigara içtiğinizde, yaklaşık yüzde 20 daha az kolajen sentezlersiniz ve ciltte kolajen yıkım enzim aktivitesinde büyük bir artış meydana gelir.
İltihaplanmayı tetikleyen beslenme
Beslenme tarzınız, hızlandırılmış cilt yaşlanmasına neden olabilir. Metabolik inflamasyonu destekleyen beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıklarına bağlı olarak artan tip-2 diyabet ve kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlıklar da cilt yaşlanması riskini açıklar.
Çok fazla hayvansal gıda, işlenmiş şeker ve basit karbonhidratlar yönünden zengin bir beslenme, iltihaplanmayı arttıracaktır. Taze sebze ve meyveler, kuruyemişler, tam tahıllar, bakliyat gibi kompleks karbonhidratlar ve zeytinyağı, somon gibi sağlıklı yağlar, cilt sağlığı da dahil olmak üzere tüm vücudunuzu iltihaplanmaya karşı korumaya yardımcı olacaktır.
Yüksek şekerli beslenme, kolajen dahil olmak üzere cilt yapısının sertleşmesine yol açan bir durumdur. Sonucunda, ciltte incelme ve esneklik kaybına yol açar. Aşırı alkol tüketimi de kronik hastalıklara ve erken doku tahribatına neden olur. Sigara içmek gibi, aşırı şekerli beslenme ve aşırı alkol tüketimi de cilt yaşlanmasının erken belirtileriyle ilişkilendirilmiştir.
Stres
Araştırmalar, vücudun en büyük organı olan cildin stresi algılayan bir organ olduğunu göstermektedir. Kronik stres, serbest radikal üretimini arttırarak antioksidan rezervlerini azaltır. Ayrıca, cilt yaşlanmasına neden olduğu bilinen DNA hasarının artmasına neden olur. Stresin azaltılması, cildinizin yaşlanma ve kolajen düşüş hızını yavaşlatmaya yardımcı olacaktır.
Hava kirliliği
Hava kirliliğinde var olan partiküllere maruz kalmak; serbest radikal üretimine, antioksidan rezervlerinin azalmasına ve ciltte kolajen yıkımına yol açar.
Cildinizdeki kolajeni doğal olarak nasıl destekleyebilirsiniz?
Kolajen kaybını yavaşlatmaya ve kolajeni yenilemenize yardımcı olacak cilt bakım ürünleri kullanmak, önemli bir stratejidir. Ancak, yaşam tarzınız ve beslenmeniz de kolajen miktarını doğal olarak nasıl destekleyebileceğiniz konusunda size fikir verecektir.
Cildimiz en büyük organımızdır ve vücudumuzu gözle görülür şekilde kaplar. Bu nedenle, her zaman sağlıklı cildi destekleyen yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları edinin. Ve konu cilt yaşlanmasına karşı koymak olduğunda bu alışkanlıklar, cilt bakım ürünleri seçimi kadar önemlidir!
Antioksidan zengini besinler tüketin
Kuruyemişler, tohumlar, avokado, ıspanak ve pazı gibi E vitamini içeren besinler
Portakal, kivi, kırmızı biber, mango ve brüksel lahanası gibi C vitamini içeren besinler
Yeşil çaydaki polifenoler
Taze meyve ve sebzeler (çeşitli renklerde)
Zerdeçal gibi baharatlar
Koyu yeşil yapraklı sebzeler, havuç gibi derin pigmentli sebze ve meyvelerde bulunan beta-karoten
Yılda 365 gün güneş koruyucu kullanın
İyi bir yüksek koruyuculu güneş kremi kullanmak, UV hasarını ve kolajen düşüşünü azaltmak için harikadır. Ancak, tüm güneş koruyucuların eşit korumadığı unutulmamalıdır.
Besin takviyeleri
Vücut kolajen kaybetmeye ve olumsuz etkiler rahatsız etmeye başladığında, kolajen takviyeleri kullanmak, şimdilerde kolajen seviyelerini arttırmanın en popüler yollarından biridir. Bazı araştırmalar, kolajen takviyelerinin, cildin elastikiyet ve görünümünü iyileştirebileceğini göstermektedir. Bununla birlikte, sadece takviye kullanırken etkilerinden yararlanabileceğinizi unutmayın. Vücudunuza kolajen sağlamayı bıraktığınızda, etkileri hızla kaybolmaya başlar.
Kaynaklar
What Happens to Collagen as We Age https://vibrancemedspa.com/what-happens-to-collagen-as-we-age/
7 Reasons that Skin Collagen Declines and How You Can Support it Naturally https://drbaileyskincare.com/blogs/blog/reasons-skin-collagen-declines-and-how-to-support-it-naturally
Why Your Collagen Depletes With Age https://www.verywellhealth.com/collagen-supplements-4164818