Neden Kış Ayları Dermatitin En Sık Görüldüğü Dönemdir?
Pek çok farklı nedenlerle ciltte ortaya çıkan dermatit kendini; kızarıklık, şişme, kaşıntı, kepeklenme, sulantı gibi belirtilerle göstermektedir. Dermatittin gösterdiği semptomlara göre pek çok farklı türü olmakla birlikte en yaygın olarak atopik dermatit görülmektedir. Atopik dermatit ise alerjik egzamadır. Tıp dilinde dermatit olarak adlandırılan bu hastalık, halk arasında “egzama” şeklinde adlandırılmaktadır. Aslında her yaştan bireyi etkileyebilen dermatit, çocukları bile ciddi şekilde etkileyebiliyor. Toplumda çok yaygın olarak görülse de dermatitin hem sebepleri hem de kesin tedavisi ile ilgili çok net bir uzlaşma bulunamamıştır. Daha çok kalıtsal sebeplere dayandığı düşünülen dermatit vakalarının çoğunda ortak belirtiler gözlenmekte ve bu sayede hastalığın erken dönemde teşhis edilerek tedaviye başlanması mümkün olmaktadır. Aslında dermatitin henüz çok kesin bir tedavisi bulunmamakla birlikte, doktorun önerdiği uyarı ve önlemlerle bu sorundan erken dönemde kurtulmak ya da yaşam konforunu artırmak mümkün olabilmektedir. İşte bu önlemlerden ve uyarılardan bahsetmişken dermatitle yaşayabilmek ya da tedavi sürecini olumlu anlamda destekleyebilmek için kış aylarında ekstra özen göstermek gerekiyor.
Kışın cilt hastalıkları artar!
Kış mevsiminin soğuk günleri, cilt sağlığını her açıdan tehdit etmektedir. Herhangi bir cilt sorunumuz olsun ya da olmasın, mutlaka kışın cilt bakımı ve sağlığına ekstra özen göstermemiz gerekiyor. Bir de dermatit gibi ciddi bir sorun varsa elbette ki, daha dikkatli olmakta fayda var. Uzmanlara göre kış aylarının soğuk günlerinde korumasız bir şekilde soğuk havaya maruz kalan ciltlerde, nem kaybı ile birlikte cilt problemleri de daha fazla artmaktadır.
Her kış, hemen hemen herkesin yaşadığı deri kuruluğu, kızarıklık, cilt çatlamalarının yanı sıra, bazı kişilerde kışın şiddetlenen ya da tetiklenen cilt çatlamalarına bağlı olarak ortaya çıkabilen egzama, seboreik dermatit, soğuk ürtikeri, atopik dermatit, sedef, sivilceler gibi bazı cilt hastalıkları daha sık görülür. Bu tür riskleri önlemek için de alınacak pek çoğu basit tedbirler ile cildin hassasiyetini azaltıp, daha canlı ve sağlıklı bir cilde sahip olmak mümkün olabilir.
Kışın dermatite dikkat!
Kış mevsiminin buz gibi soğuk günlerinde dermatit, yani egzama hastalığından en çok etkilenenler çocuklar, yaşlılar ve kuru bir cilde sahip olanlardır. Özellikle de soğuktan daha çok etkilenen el ve yüzde kızarıklık, çatlama ve kaşıntı şikayetler kışın çok daha sık görülüyor. Bunlardan en az düzeyde etkilenmek adına; dışarı çıkmadan önce mutlaka eldiven giymek, elleri gliserinli, yağlı el sabunlarıyla yıkamaya özen göstermek, her yıkamanın arkasından ayrıca sabah akşam ve özellikle de dışarı çıkmadan önce ellere ve yüze nemlendirici krem sürme alışkanlığı edinmek kış mevsiminde dermatitin kontrolsüzce ilerlemesini önleyecektir. Ayrıca dermatoloji uzmanınızın yaptığı düzenli takipler ve uygulanan tedavi egzama hastalığını kışın da kontrol altına alacaktır.
Kış aylarında hızla soğuyan hava ile birlikte “seboreik dermatit”, halk arasında yağlı egzama olarak bilinen hastalığın semptomlarında da artış görülür. Hastanın yüzünün T bölgesinde, kaşlarında, saçlı deri ve vücudun yağlı bölgelerinde kızarıklık, pullanma, kabuklanma ve ayrıca saçlı deride kepeklenme seboreik dermatitin klasik belirtileridir. Bu tür bir durumda cilt doktorunun takibinde hastalığın şiddetine uygun bir tedavi planlanarak özel bakım ürünleri ve şampuanlarla hastalık kontrol altına alınabilir. Bunların yanında cilde düzenli olarak yağlı olmayan nemlendirici kremler sürülmesi tedaviye yardımcı olurken, doktorun izni ve önerisi olmadan hiçbir ürün ve özellikle de kortizonlu ürünler kullanılmamalıdır. Doktor kontrolünde devam eden tedavi ve önlemlerle kış aylarının da sorunsuz geçmesi mümkün olabilir.