Decorative palm
1 × $244.00
Decorative palm
1 × $244.00
Son Haberler

Alopesi Areatada (Saç Kıranda) Tırnak Bulguları

Anasayfa
  • Blog
  • Alopesi Areatada (Saç Kıranda) Tırnak Bulguları
  • Alopesi Areatada (Saç Kıranda) Tırnak Bulguları

    Alopesi sözcüğü saç dökülmesi anlamına gelirken, alopesi areata ise saçkıran demektir ve yuvarlak oval biçimli bir alanda saçın dökülmesi olayıdır. Alopesi areatanın nedeni tam olarak bilinmese de, hastalığın başlama riskinin stresli bir dönem sonrası daha yüksek olduğu bilinmektedir. Kişinin genetik yapısı sinirsel sebepler ve diğer tetikleyiciler ile bir araya gelince bu tip saç kaybı ortaya çıkar. Alopesi areatanın herhengi bir yeme, içme alışkanlığıyla ilgili olmadığı bilinir.

    Alopesi areata (saçkıran) neden olur?

    saç kıran

    Alopesi areatanın ortaya çıkmasına sebep olan etkenler kesin olarak bilinmemektedir. Ancak uzmanlar, kişinin kendi bağışıklık sistemi ile ilişkili bir hastalık olduğu kanaatindeler. Şöyle ki; kişinin bağışıklık sistemi bilinmeyen bir sebeple kendi hücrelerini yabancı olarak algılayarak kendi hücrelerine zarar vermeye başlar. Alopesi areatada aslında vücut kendi kıl hücrelerine saldırmakta ve böylece saçın büyümesini durdurarak, saçın kökünden ayrılmasına neden olmaktadır.

    Alopesi areata (saçkıran) herhangi bir hastalık belirtisi midir?

    Alopesi areatanın diğer hastalıklarla henüz bir bağlantısı bulunmamıştır. Yani bu hastalığa sahip kişi genel olarak sağlıklıdır. Fakat alopesi areatalı hastaların tiroit bezi sorunları, vitiligo, kollajen doku hastalıkları, astım ve alerji (sıklıkla atopik egzema ve saman nezlesi) gibi bağışıklık sistemi ile ilişkili diğer hastalıklar konusunda risk taşıdığı bilinir. Bu bağlamda alopesi areatalı hastaların yakınlarında da astım, alerji, şeker hastalığı da olma riski daha yüksektir. Bu tür durumlar hastalığa neden olmaz, ancak hastalığın şiddetlenmesine sebep olabilir.

    Alopesi areata (saçkıran) belirtileri nelerdir?

    Saç kıran belirtisi

    • Genellikle saçlı deride olmakla birlikte, kaş, kirpik ve sakallarda veya kıl içeren herhangi bir vücut bölgesinde ve de tırnakta ortaya çıkabilir.
    • Deride 1 veya daha fazla sayıda, yuvarlak para gibi, düzgün ve saçsız alanlar olarak kendini gösterir.
    • Küçük bir bölgede ani bir saç dökülmesi olur, sonradan çevresine doğru genişler.
    • Hasta ilk olarak tabloyu, duş sırasında veya sabah uyandığında yastıkta dökülen saç yığını ile fark edilebilir.
    • Bazen tüm saçların dökülmesine sebep olurken, nadiren de tüm vücut kıllarının dökülmesine sebep olabilir.
    • Tırnaklarda alopesi areata vakalarında nokta şeklinde çökükler, beyaz çizgiler, kabalaşma, parlaklık kaybı, incelme veya kanallar meydana gelir. Kimi vakalarda tırnakların şekli değişebilir veya tırnak düşebilir.
    • Alopesi areatanın tırnaklarda görülmesi hastalığın çok şiddetli geçeceğine işarettir.

    Alopesi areata (saçkıran) kimlerde görülür?

    Alopesi areatanın ortaya çıkmasında herhangi bir etnik köken, cinsiyet ve yaş kriteri yoktur, herkeste oluşabilir. Ancak çocuklarda görülme sıklığı daha fazladır. Alopesi areata hastalarının çoğu tamamen sağlıklıdır. Hastaların çoğunun en az bir yakınının da alopesi areata geçirmiş olma riski vardır.

    Alopesi areata (saçkıran) tanısı nasıl konur?

    Alopesi areata vakasına, dermatologlar saç dökülmesine bakarak, yani gözle muayene ederek tanı koyar. Hastalıkta saç dökülmesi olan alan zamanla genişliyorsa doktor, birkaç tel saç kopararak bunlara mikroskop altında bakabilir. Çok sık olmasa da alopesi areata tanısını doğrulamak için deri biyopsisi gerekir. Bunun için hastanın derisinden küçük bir parça alınır ve mikroskop altında incelenir. Alopesi areata tanısı için kan tahlili şart değildir. Ancak doktor, hastalığın bağışıklık sistemiyle ilgili diğer hastalıklarla ilişkili olabileceğinden şüphe ederse kan tahlili isteyebilir.

    Alopesi areata (saçkıran) bulaşıcı mıdır?

    Alopesi areatanın enfeksiyonlarla, mikroplarla herhangi bir ilişkisi yoktur ve bu hastalık kesinlikle bulaşıcı değildir.

    Tırnaklarda alopesi areata bulgusu

    Tırnak areata bulgusu

    Alopesi areata vakalarında bazı hastaların tırnaklarında küçük çukurlar, beyaz çizgiler, kabalaşma, parlaklık kaybı, incelme veya kanallar meydana gelirken, bazılarında tırnakların şekli değişebilir veya tırnak düşebilir. Hastalarda tırnak tutulumu görülme oranı yüzde 10 – 20 civarındayken, tırnak tutulumun olması, hastalığın şiddetli seyrettiğini gösterir.

    Alopesi areata tanısı konmuş yetişkin hastalardaki tırnak değişikliklerinin görülme sıklığı ve klinik spektrum çoğu kez araştırılmış ve anlamlı sonuçlar elde edilmiştir. Alopesi areatanın tırnak tutulumu olduğu vakalarda en sık olarak görülen tırnak değişikliği yüksük tırnak oluşumu, ardından tırnak üzerinde beyazlıklar, uzunlamasına çizgilenme, farklı tırnak deformasyonları, pürüzlü ve pullanmış tırnak yüzeyi, lunula yokluğudur. Sıralanan bu tırnak değişikliklerinden yüksük tırnak görülme sıklığı alopesi areatalı hastalarda ciddi anlamda fazladır.

    Alopesi areatada tırnak değişikliklerinin sık görülmesi alopesi areatanın kıl folikülleriyle birlikte tırnakları da ciddi oranda etkileyebildiğini göstermektedir. Alopesi areata vakalarında yukarıda sıralandığı gibi farklı tırnak değişiklikleri görülmekle birlikte, bunlardan sadece yüksük tırnak durumu bu hastalığı kesin olarak düşündüren bir tırnak değişikliğidir.

    Alopesi areata (saçkıran) nasıl tedavi edilir?

    Alopesi areata tedavisi için kesin bir yöntemi olmamakla birlikte, doktor vakayı inceler ve saçın daha hızlı büyümesine yardımcı olup tedaviyi hızlandıracak bazı ilaçlar reçete eder. Ancak alopesi areata tedavisi hastalığın tekrarlayıp tekrarlamamasını etkilemez.

    Alopesi areata (saçkıran) tedavisinde hangi ilaçlar kullanılır?

    Kadınlarda saç kıran


    Kortikosteroidler
    Alopesi areata vakalarının bağışıklık sistemiyle ilgili bir sorundan kaynaklandığı fikri bağlamında tedavide bağışıklık sistemini baskılayan kortikosteroidler kullanılmaktadır. Saç dökülmesi olan alana hasta krem, losyon veya merhem şeklinde kendisi uygular. Bazı durumlarda doktor, saç kaybı olan yere ilacın iğne şeklini de enjekte edebilir. Nadiren de kortikosteroidlerin hap şeklinde alınması da söz konudur. Hasta yetişkinse tedavi yöntemi olarak sıklıkla 3- 6 haftada bir iğne kullanılır. Tedaviye cevap olarak saç büyümesi ise son iğneden yaklaşık 4 hafta sonra başlamaktadır.

    İlacın deriye sürülmesi yöntemi aslında iğneden daha az etkili olsa da, çocuk yaştaki hastalar için en doğru tedavi yöntemi kremlerdir. Kortikosteroidlerin ağızdan hap şeklinde alınanları çok ciddi yan etkiler barındırmaktadır. Ancak hastanın çok sayıda ve yaygın alopesisi varsa kortikosteroidli hap veya iğne tedavisi uygulanır.

    Minoksidil
    Alopesi aretata hastalarının bazılarında minoksidil sprey saçların yeniden çıkmasına yardımcı olabiliyor. Diğer tedavilerle birlikte kullanılan minoksidil, günde iki kez saçlı deri, kaş veya sakal bölgesine uygulanıyor ve bu şekilde ortalama 3 ayda yeni saç büyümesi başlayabiliyor.

    Antralin
    Bağışıklık sistemi fonksiyonunu değiştiren antralin, deriye uygulanır ve 20 – 60 dakika sonra deri yıkanarak ilaçtan arındırılır.

    Difensipron
    Saçsız deriye uygulanan difensipron; kızarıklık, şişme ve kaşıntı gibi hafif alerjik reaksiyona neden olarak etki gösterir. Bu ilaçla bağışıklık sistemiyle ilgili olarak kıl folikülleri uyarılır ve 3 ayda saçlar çıkmaya başlar.

    Yukarıda sıralanan tıbbi tedavilerin dışında çok sık kullanılmayan, ancak bağışıklık sistemini baskılayan başka tedavi yöntemleri de uygulanmaktadır. Alopesi areata vakalarında hastaya hangi tedavinin uygulanacağı konusunda hastalığın seyrini takip eden doktor en doğru yaklaşımı belirleyecektir. Uygulanan tedavi yöntemlerinden herhangi biriyle ilgili rahatsız edici bir durum ortaya çıkması durumunda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

    Alopesi areata (saçkıran) için öneriler

    Alopesi areata saçta, tırnakta, kaşta, kirpikte ya da vücudun her neresinde görülürse görülsün hastayı rahatsız etmekte ve günlük yaşamda stres kaynağı olmaktadır. Bu sebeple hastalığın belirtileri görüldüğü anda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalı ve uygun tedaviye başlanmalıdır.
    Hastalığın belirtileri ortaya çıkmaya başladığı andan itibaren başka bir sağlık probleminin belirtisi olmadığı, günlük fonksiyonları etkileyip etkilemediği göz önünde bulundurulmalıdır.